Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | on milyon | ten million n. | ||
Firstly, no one person, namely President Lukashenko, can stand in the way of a whole country of ten million inhabitants. Öncelikle, tek bir kişi, yani Başkan Lukashenko, on milyon nüfuslu bütün bir ülkenin önünde duramaz. More Sentences |
||||
General | on milyon | crore n. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | on bin ar'a veya bir milyon metre kare'ye eşdeğer bir ölçü birimi | myriare n. |
General | en az on milyon rupilik mal varlığına sahip kimse | crorepati [india] n. |
Physics | ||
Physics | on milyon erg’e eşit olan iş birimi | joule n. |
Religious | ||
Religious | (jainizm'de) saniyede on milyon mil hızında uçan bir tanrının altı ayda kat ettiği mesafeye eşdeğer bir mesafe birimi | rope n. |